22 Ağu 2012

Ayakta Duran Ölü

Siyah beyaz bir piyanonun tuşları gibiydik seninle,
Ben farklı makamlardan çalıyorken,
Sen bambaşka tonlarda giriyordun ruhuma.
Ben başka sözleri okuyorken,
Sen gözlerimden okuyordun kağıtlara gerek duymadan...

Kim bilirdi ki birgün notaların tükenip,
Uçsuz bucaksız yerlerde bile bulunamayanlar olacağını.
Dağların arkasına saklanan periler kadar gerçekti halbuki bu yaşanmışlıklar.
İnandığım her an yanıma gelirdi ,
21 gram bir ruhun hafifliğini , sakinliğini iğneyle enjekte eder gibiydi bazen
Bazende farkettirmeden giderdi  ama kalbini bırakırdı sol yanıma
Gittiğini hissedemeden, dayanamaz yine gelirdi geceleri yanıma
Bir gün gitti , ''döneceğim'' sözlerini tekrarlayarak. . .
O gün , tuhaf bir his kaplıyordu içimi ama anlam da veremiyordum bir türlü
Yine her zaman ki yaptığı oyunlar sanıyordum ,
Benimle saklambaç oynamaktan büyük keyif almıştı bu kadar zaman
Günler ayları , aylar yılları kovaladı  , halbuki çoktan sobelemişti bu hayat bizi
Saklandığı yerden çıkmasını bekledim yıllarca,
Yılmadan usanmadan ve vazgeçmeden
Artık dayanacak ne sabrım kalmıştı ne de bir gram umudum
Bende gidiyordum kaldığım yerden çok uzaklara
Gitmeliydim , biliyordum...
Evin her köşesinde bir makam ,
Her makamda bir anı canlanır dururdu göz bebeklerimde.
Hazırladım hemen bavulumu ,
Topladıklarım yok denecek kadar azdı.
Dokunduğu her eşyada bir anı bırakmıştı
Tekrar dokunamadım onlara ,
Eşyalarımı aldım ve çıkıyordum artık kapıdan
Uzaklardan bir ses geldi kulağıma ,
Bu sesin tonu hiç yabancı gelmiyordu aslında.
Evet ,yıllardır beklediğim adam sesleniyordu ,
Kendini göstermeden çağırıyordu yanına
Nereden geldiğini anlama çabalarımı hiçe sayarak ''gel'' demediği bir saniye geçmiyordu.
Aradım sordum bulamadım,
Çok sonraları haberini aldım...
Bana geleceği vakit yerini öbür dünyadaki bir bilet ile karıştırılmış olduğunu
Anladım , artık o bir ölüydü
Ve taşıdığı sadece 21 gram ruhuydu.
Beni istiyordu yanına biliyordum
Artık onsuz geçirdiğim günleri hiçe sayamıyordum
Özlemim , hasretim bitmiyordu yıllar geçmesine ragmen.
Artık gerçekten gitme vaktim gelmişti...
Beklemek kadar anlamsız birşey istemiyordum hayatıma
Yıllarca bekleyipte birşey elde edememiştim.
Bunca zamana yenik düşmüştüm aslında,
Bile bile oynadığım güçlü kadın rolleri arasında
Sevdiğimi görüyordum kalbimin tam ortasında
Ona ulaşmak için hayat bir seçenek sunuyordu sadece
Ya ona gidecektim yada onsuz hayatımı mahvedecektim
Bana da bir bilet sundu hayat;
''Sadece gerçekten sevdiğine gideceksin emin olmalısın buna
Eğer gidersen dönüş olmayacak tek gidişlik bir yol olacak alış buna''
Hayatın kelimeleri arkasından sevdiğimin sesini duyuyor gibiydim adeta
''Gel sevgilim, özledim'' sözleri kulağımdan çıkmadı bir türlü
Kararlarımdan emin olmalıydım , hemen içimde terazimi oluşturmuştum
Artık emin olduğumu biliyordum sadece
Bileti alırken ellerim titriyordu
Uzattım kondüktöre biletimi
Gözlerimdeki parıltıya bakarak hoşçakal sevgili ruh dedi sadece
Artık gidiyordum , herşeyden emin rol yapmadan en güçlü halimle
Uzattım elimi sevdiceğime , baktım yerdeki cansız bedenime
Sadece bir gülümseme vardı yüzümde
İnsanlar ise telaşla dolanıyorlardı etrafımda.
Ben mutluydum halbuki
Binbir çeşit heyecanla koşuşan insanlara dönüp
seslendim uzaktan onlara;
''Sevdiğim adam olmadan geçen her saniye ölüydüm zaten ,
 Sadece bir tabutum ve başımda okunan dualarım yoktu hayatımda ..
Adeta ayakta bir ölüydüm aslında , farkına varılmayanı gerçek yaptıran bu hayatta ''


YAZAN : EVŞİN KAYA

Hiç yorum yok: